Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyuruyor:
“Sizden biriniz helal malından bir dirhem infak ederse sadaka olarak verirse…”
hadîs-i şerîf devam ediyor ama araya bir cümle koyuyor diyor ki: (Allah sadece temiz ve helal olanı kabul eder.)
Ondan sonra şu şekilde devam ediyor: “Allah, helalinden verdiğiniz o bir dirhemi alır, kabul eder. Sizin meraklılarınızın, atının yavrusuna itina ile bakıp onu beslemesi, büyütmesi gibi Allah Teâlâ sizin bir dirheminizi büyütür. Kıyamet günü karşınıza onu dağlar büyüklüğünde sevap olarak çıkarır.”
Yani burada sizin de sorunuza muvafık olarak söylemek istediğim şey; Rasûlullah Efendimiz, “Sizden kim Allah için, Allah yolunda bir dirhem sadaka verirse, infak ederse…” dedikten sonra “Allah, temizden başkasını kabul etmez” buyurması, şunu gösteriyor; demek ki sadaka verdiğimizde de verdiğimiz sadakanın helal olması gerekir.
Allah, helal olmayan maldan verilen sadakayı da kabul etmez.
Bazı âlimler diyorlar ki: “Bir binaya haramdan koyulan bir taşın bile o binaya manen olumsuz etkisi vardır.”
O derece sakınılması gerekir haramdan.
Yemekte, içmekte, giyinmekte, evlilikte… hayatın her yönünde harama, helale son derece dikkat etmek ve riâyet etmek gerekir.
Aksi halde bunlar hem dünyada bizi etkiler, hem de ahirette elim bir azaba müstahak olmamıza vesile olur.