Cenaze namazı dâhil, tilavet secdesi dâhil, hiçbir namaz Abdestsiz kılınmaz. Câiz değildir.
Abdestsiz Kur’an-ı Kerim’e dokunmak (ezberden okunabilir), abdestsiz Kâbe-i Şerifi tavaf câiz değildir.
Ancak abdestsiz olmaz diye, Müslüman olan kişi, bu ibadetlerden hiçbirini de terk etmez.
Namazı terk etmez.
Kur’an-ı Kerim okumayı terk etmez.
Mü’min abdestini alır, Kur’an-ı Kerim dersini abdestli olarak okur.
Namaz vakti olduğunda namazını abdestli olarak kılar.
Abdesti olmadığını bilerek, kasıtlı abdestsiz namaz kılan kimse, velev ki cenaze namazı olsun, müctehid âlimlerimizin ifadelerine göre İslam Dininden çıkmış olur.
Cünüp olduğunu, âdet hastası ve lohusa hastası olduğunu, abdestsiz olduğunu bildiği halde Kur’an-ı Kerim’e dokunan da haram işlemiş olur.
Yatağa yatarken abdestli yatan kişi o gece ölse, sabah evden çıkarken abdestli çıkan kişi o gün ölse şehit sevabı alarak öteki âleme göçmüş olur.
Hulasa:
Abdestsizliğin hiçbir faydası yoktur, ama her zaman abdestli olmanın faydaları çok fazladır.
Resûlüllah sallellahu aleyhi ve sellem Miraç sonrası Bilâl-i Habeşi’ye -Allah ondan razı olsun- sordu, buyurdu ki:
Ey Bilâl Cennette senin pabuçlarının seslerini işittim, sen ne yapıyorsun?
Bilâl-i Habeşî -Allah ondan razı olsun- dedi ki:
Ben, abdestim bozulduğunda hemen abdest alırım, her abdest aldığımda da iki rek’at namaz kılarım.
Bu cevap üzerine Efendimiz buyurdu ki:
İşte ondan, böyle yaptığın için, cennette senin pabuçlarının sesini işittim.
Abdestli olan kimse her ibadete hazır demektir.
Hazır olalım, hazırlıklı olalım, abdestli olmaya devam edelim.
Hem de şartlarına uygun, Sünnet üzere abdestlerimizi alalım.