Mezarlıklardaki ağaçların meyvelerinden yenmez diyenler başta iki sebepten dolayı bunu söylüyorlar:
1- Genellikle mezarlıkların bulunduğu yerler Vakıf arazisidir. Vakıf arazisinde yetişen meyveyi yemek doğru değildir, diyorlar.
Eğer mezarlıklara dikilen meyve ağaçları, yetiştirip satarak Vakıf adına gelir sağlamak ve hayır işlerinde kullanmak gayesiyle dikilmişse ondan, ilgililere sormadan yemek caiz olmaz.
Her hangi bir kişinin özel mülkündeki meyvedan, sormadan yemek câiz olmadığı gibi.
Fakat, çoğunlukla mezarlıklara dikilen meyve ağaçlarının meyvelerinden bütün canlılar gibi İnsanlar da yesinler, hem dikenlere hem de mezarlıkta yatan ölülere dua etsinler düşüncesiyle dikilir.
Satıp paraya dönüştürmek düşüncesi yoktur.
Bu şekilde, mezarlıklara dikilen ağaçların meyvelerinden yemekte bir sakınca yoktur.
Üstelik yenilmediği zaman çürüyüp dökülecek, israf olacak, hayır sahiplerinin hayrı boşa gitmiş olacak.
Yemekle israf önlenmiş olacaktır.
Yemek câizdir.
2- Mezarlıkta yetişen ağaçların meyvesinden yemek câiz değildir, diyenlerin ileri sürdükleri gerekçelerden birisi de:
Mezarlıklarda yetişen ağaçlar gıdasını ölülerin bedenlerinden almaktadırlar, ölüden çıkan şeyler temiz olmadığı için, ölülerden beslenen ağaçların meyveleri de temiz değildir, dolayısıyla yenilmesi caiz değildir diyorlar. Bu iddia doğru değildir.
Çünkü; toprak hem temizdir hem de temizleyicidir. Toprak kendisine karışan her şeyi süzüp istihâle ederek / dönüştürerek temizler.
Hayvan dışkısı tarlada, bahçede gübre olarak kullanıldığında da, toprak onu istihale yaparak / dönüştürerek temizlemektedir.
Eğer bu dönüştürme sonucunda yetişen meyve ve sebzeleri yemekte sağlık bakımından bir zarar ve sakınca yoksa, din yönünden bir sakıncası yoktur.
Yemek câizdir.
Hulasa olarak:
Meyvesinden kuşlar yesin, canlılar yesin, insanlar yesin diye, mezarlıklara dikilen meyve ağaçlarının meyvelerinden yemekte bir sakınca yoktur.
Sağlık açısından bir zararı yoksa; yemek ve dikenlere, yetiştirenlere dua etmek daha iyi olur.
الله اعلم بالصواب
Doğrusunu en iyi Allah bilir.